Harikulade bir Deneyim
8 Kasım 2014
Ufuk Hoca’nın Kendine Hipnoz tekniğini öğrendikten sonra eğitim esnasında ilk yaptığımız uygulamada unutamayacağım bir deneyim yaşadım. Bu deneyimi sanırım daha evvel hem hipnoz hem de geçmiş yaşam deneyimleri yaşadığım için, bilinçaltı/bilinçüstü, kısaca bilinç ötesinde (Ufuk Hoca’nın deyimiyle ‘bilinç’te) çeşitli gezilere çıkma fırsatım olduğu için ve her şeyden önce bu tür bilgi ve deneyimlere zihnimin açık olması nedenleriyle yaşayabildim.
Ufuk Hoca’nın öğrettiği zihni şaşırtma yöntemiyle alfa dalga boyuna geçtikten sonra karşımda odaklanacağım nokta olarak Ufuk Hoca’nın üst bedeni ve yüzü vardı. Çok geçmeden Ufuk Hoca’nın etrafında aurasını gördüm. Yaklaşık 10 cm kalınlığında beyaz bir enerji halesi, kimi zaman da baş çevresinde parlak yeşil renkler gördüm. Daha sonra odaklandığım yerde beklemediğim bir sinematografiyle karşılaştım. Ufuk Hoca’nın üst bedeniyle başı ve yüzü değişik kişiliklere bürünmeye başladı. İlk olarak esmer kıvırcık saçlı, bıyıklı ve sakallı takım elbiseli Meksikalı görünümlü biri gelmişti karşıma. Daha sonra askeri üniformalı veya üzerinde Çin’in tek tip kıyafetliyle Mao’ya benzeyen bir kişiliğin yansıması geçti bedenin yüzeyine. Üçüncü gördüğüm kişi Ufuk Hoca’nın saçları dökülmüş daha yaşlı haliydi. Bu üç görüntü Ufuk Hoca’nın bugünkü görüntüsüyle birlikte sürekli değişerek bana kısa bir film izlettiler adeta.
Ufuk Hoca da seansın sonunda bende örgülü saçıyla bir Kızılderili şifacı kadının gençlik ve yaşlılık hallerini gördüğünü söyledi.
Bu deneyim bana zihnin devre dışı kaldığı bilinçaltının/ bilinç ötesinin ya da Ufuk Hoca’nın öğrettiği gibi, basitçe ‘bilinç’ halinin zaman ve mekandan soyutlanmış sonsuzluğunu ve harikuladeliğini “anımsattı”.
Bu renkli sinemaskop film sonrasında asıl amaç olan kök inançları değiştirmek için olumlamalara geçtik. Bu eğitimde, daha evvel fırsat bulduğumda zihnin beta’sında kuru kuruya yaptığım bazı olumlamaların bu vardığım bilinç halinde yapıldığında çok daha etkili olacağını öğrendim. Ufuk Hoca’nın uyarısını da aklımdan hiç çıkarmıyorum: ‘Aman, trans müptelası olma!’ Yerinde bir uyarıydı, çünkü tur liderimin rehberliğiyle gittiğim yerin cazibesi sonsuz, ancak burada olmamızın nedeniyse basit: Daha işimiz var burada!