İlişkileri Sabote Etme Sanatı: Güvensizliğin 4 Şaheseri

Güvensizlikten bahsediyorum. Evet, o minik iç ses: “Ya beni terk ederse? Ya beni beğenmiyorsa? Ya bir gün yemek yapmasını öğrenirsem ve dünya domino etkisiyle yok olursa?” İnsanların ilişkilerini nasıl baltaladıklarına bir bakalım. Komik, trajik, ve hepsinden biraz.

1. Şüpheyle Şenlenen Hayat

Birine “Beni seviyor musun?” diye sorarsınız ve “Evet” cevabını alırsınız. Ama o “evet” yetmez. İç ses: “Ama nasıl seviyor? Acaba sadece hislerinden emin olmadığı için mi bunu söyledi? Belki çocukluğunda bir köpeği vardı ve bu onda sarsıntı yarattı?” Daha sonra başlıyoruz: partneri sorguya çekiyoruz, dedektif kiralıyoruz, hatta Instagram’daki son takiplerini inceliyoruz. Sonuç? İlişki mezarlığında bir mezar taşı: “Burada fazlaca stalklanmış bir ilişki yatıyor.”

2. Kendi Ayağına Kurşun Sıkmak

Modern insanın en büyük çelişkisi: “Beni olduğum gibi kabul etsin ama olduğum gibi olmaktan korkuyorum.” İlk buluşmada ne yapıyoruz? Spor yapmayı sevmediğimiz halde spor salonu fotoğrafları paylaşıyoruz. Makarnaya taparken, “Ben glütensiz besleniyorum,” diyoruz. Aylar sonra gerçek ortaya çıkınca bir kahkaha: “Aa makarnayı glütensiz sanmıştım!”
Burada güvensizlik, kendinizi tanıtmaktan korkmanıza neden olur, ama sonunda gerçek kimliğiniz pat diye ortaya çıkınca daha komik bir hikâye yazılır.

3. “Test Et ve Terk Et” Taktiği

İnsanların ilişkilerde güvensizlikle baş etme yöntemlerinden biri: sürekli test etmek. Örneğin: “Beni gerçekten seviyor mu?” diye düşünür ve ertesi gün hiçbir sebep yokken kavgaya başlar. Partner bunu anlamaya çalışırken, “Bak işte beni terk etmeyeceğini gösterdi,” der. Oysa partner içinden: “Kaç para ödüyorlar bana bu teste katıldığım için?” diye düşünür.

4. Bu Kez Kendine Gül

İnsanlar güvensizliklerini saklamak için toksik özgüven maskesi takarlar. Örnek: Partneriniz size “Bugün çok güzel görünüyorsun,” dediğinde verdiğiniz cevap: “E tabi ya, öyleyim çünkü benimle çıkıyorsun. Şanslısın.” Ardından güvensizlik iç sesini devreye sokar: “Ya başka birini beğenirse?” O panik halinizle partnerinizin telefonuna GPS uygulaması kurarsınız. Üstelik bunu öyle bir şekilde yaparsınız ki FBI bile size özgeçmiş bırakır!

Gülerken Ağlamak

İlişkiler, güvensizliklerle birer savaş alanına dönüşebilir. Fakat mizahla yüzleşmek, iyileştirici olabilir. Güvensizliklerimizi kabul edip onları mizaha dönüştürmek, ilişkileri kurtarmanın anahtarıdır. Hatırlayın: aşk bazen bir Nasrettin Hoca hikayesi, bazen kara bir komedi, bazen de ironik bir modern sanat filmidir. Ama her şeyden önce… Onu sabote etmemek en büyük başarıdır.